ZAMANIN DURDUĞU ŞEHİR : MARDİN


Mardin sokakları

Hatuniye
     Son 1 yıldır ilgimi çeken Mardin'i 2 Mart 2019'da gezmek nasip oldu. Gitmeden önce detaylı bir araştırma yapıp yola çıktım. Mardin yaşadığım şehre 11 saat olduğu için otobüsle gittim. Ama uçakla gidecekler için minik bir hatırlatma havalimanı - Eski Mardin arasında havaş seferleri başlamıştır sanırsam 10 - 15 TL arasında değişiyor. Mardin'de benim gibi düşük bütçeli gezginler için pek konaklama imkanı yok en uygunu öğretmenevi (kamu personeli için 50 TL) Yeni Mardin'de dolmuşlarla Eski Mardin'e gidebilirsiniz. Yürüyerek de gidilebilir.
Zinciriye Medresesi
Ulu Cami ve Zinciriye
 Zinciriye
   Mardin gezime ilk olarak Kırklar Kilisesinde başladım. Mardin'de bulunan en eski kiliselerden biriymiş. Zamanında öldürülen 40 Hristiyan'ın kemikleri bu kilisede gömülü olduğu için halk arasında Kırklar Kilisesi olarak geçiyormuş. Ardından Mardin sokaklarında kayboldum. Kendimi yüzyıllar öncesindeymiş gibi hissediyordum. Her sokak arasında başka bir dünya vardı. Yokuş aşağı baktığım zaman Mezopotamya Ovası tüm ihtişamıyla sizi selamlıyordu. Mardin'in tarihi dokusunu en iyi yansıtan sokaklar 1. Caddenin kuzeyi, Mardin Müzesi, Kırklar Kilisesi civarında.Mardin sokaklarında rahatça gezebilirsiniz, serseri tipler yok. Sonra yönümü Mardin Olgunlaşma Enstitüsüne çevirdim. Evkaf idaresinin onayı ile Muzafferiye Medresesi´nin üzerine 11 mayıs 1892 mekteb-i rüştiye (lise) olarak inşaa edilmiştir. A ve B blok oluşan  bina Osmanlı döneminden bugüne Mardin´de eğitim öğretim amaçlı kullanılan  ilk binadır. İlk olarak idadi mektebi olarak inşaa edilmiştir.1923´te ortaokul binası olarak daha sonraki yıllarda ise Mardin Lisesi ve Ticaret Lisesi olarak kullanılmıştır. 1982 yılında ise Kız Meslek Lisesi´ne devredilmiştir. Şu an el sanatları atölyesi olarak kullanılıyor. Olgunlaşma Enstitüsünün yanında bulunan bina ise ilkokul binası olarak kullanılıyor ve çok şirin bir okul. Enstitünün tarihi kapısı ise çok zarifti. Sonra Zinciriye Medresesi'ne gittim. Etrafta çok çocuk vardı, size rehberlik yapmak istiyordu. Pek rahat gezemedim sürekli yanınıza geliyorlardı. Zinciriye Medresesinde bulunan havuz çok anlamlıydı, suyun akmaya başladığı yer ana rahmine düşmemizi, ardından bebeklik ve çocukluk dönemini temsil eden havuzlar kısa, gençliği temsil eden uzun ve suyun nasıl aktığı belli olmuyordu. Bu da gençliğin nasıl hızlı geçtiğini temsil ediyordu. İhtiyarlığı temsil eden havuz ise uzun ve inceydi, en son büyük bir havuza akıyordu, o da ahireti temsil ediyordu. Ardından Mardin'in simge yapısı Ulu Camiye gittim. Türkiye'de ki en eski camilerden biri, minaresi Mardin'in simgesi olmuş ve Mardin'in her yerinden görünüyor. Ulu Camiden çıkıp Hatuniye Camisine gittim. Mardin'de bulunan son Artuklu eseri. Ardından Mardin Protestan Kilisesine gittim. Cami ile aralarında bir kaç adımlık mesafe vardı. Mardin'in bir kez daha hoşgörü kenti olduğunu anladım. Kilisenin azizi ile tanıştım, beni pazar günkü ayine davet etti. (Ama gidemedim.) Sonra kısa bir kahve molası vermek için Artuk Bey'e gitmeye karar verdim. Her sokakta birbirinden güzel evler vardı. Her seferinde Mardin'e bir kez daha aşık oluyordum :) Mardin'in meşhur Dibek Kahvesini içmek için Artuk Bey'e vardım. Manzarası harikaydı. Teras katı açık değildi ama mekanın içindeki manzarada süperdi yani. Damla sakızlı dibek kahvesi içtim. Tadı mükemmeldi( kahve 8 TL tuttu). Ardından Mardin Artuklu Uni. Konuk Evine gittim.
Mardin 1. Cadde
Nam-ı değer eski postane binası. 
1890 yılında Şatana ailesi tarafından Ermeni mimar Lole’ye yaptırılmış ve Mardin sivil mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan yapı, Şehidiye Camii’nin karşısında zengin ve görkemli taş işçiliğiyle dikkati çeker. Bina 1950 yılından itibaren PTT binası olarak kullanılmıştır. Şu an uygulama oteli olarak kullanıldığı için gezerken sessiz olmayı unutmayınız. Ardından Sabancı Müzesini gezdikten sonra  Mardin Otogara gidip Midyat'a geçtim( Midyat'ı başka yazımda anlatacağım). 4 saat Midyat'ta durduktan sonra gün batımını seyretmek için Zinciriye Medresesi'nin dilimli kubbelerini yakından görmek için medresenin yaslandığı yamaca çıktım. Manzara eşsizdi, bu arada kendime Süryani Çöreği alıp öyle gittim. Tadı çok iyiydi alın derim. Gün batımını seyrettikten sonra çay molası verdim ve Mardin'de üniversite okuyan arkadaşlarımın yanına gittim.



Eski postane binası














Öncelikle yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim. Ben İsmail 16 yaşındayım. Mardin tek başıma gezdiğim 4. şehir. Hedefim 2019 yaz sezonunda otostopla Türkiye turu. Mardin ve Midyat'ı 1 günde gezip, diğer gün Diyarbakır/ Sur'a gittim.
Midyat ve Sur yazılarımı en yakın sürede yayımlayacağım. Kendinize iyi bakın :)
Olgunlaşma Enstitüsü

Kırklar Kilisesi
Olgunlaşma Enstitüsü kapısı

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Apply BAU ve Diğer Burs Programları İçin Yazdığım Yazılar.

Anadolu Bursiyerliği ile Koç Üniversitesi

Kadir Has Üniversitesi Beyaz Güvercin Bursiyeri Olmak